İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Kulak, Burun ve Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Murat Sertan Şahin, yaygın görülen kulak zarı yırtıkları hakkında bilgilendirdi.
Beş duyu organımızdan biri olan işitme duyumuz, insanların iletişim kurması ve sosyalleşmesi için en önemli olanlarının başında gelmektedir. İşitmemizi sağlayan organımız olan kulak; bünyesinde barındırdığı kulak zarının gelen sesleri titreşerek içerideki örs-üzengi-çekiç kemiklerine iletmesiyle, sonrasında da iletilen seslerin işitme siniriyle beyine gönderilmesiyle dışarıdan gelen seslerin duyulması ve algılanmasını sağlar. Sesin bu yolculuğu sırasındaki basamaklardan herhangi birinde sıkıntı olduğu zaman, işitme yetimizde azalma veya kaybolma hissederiz.
İşte kulak zarı yırtıklarının en yaygın nedenleri!
Kulak burun ve boğaz hastalıkları hekimleri olarak; bu basamaklardan en çok kulak zarı düzeyinde olan problemlerle karşılaşırız. Kulak zarı; ince, jelatin benzeri zar gibi bir yapıdır ve gergin durur. En sık gördüğümüz problem kulak zarında meydana gelen bir yırtık sonrası, bu gergin yapının kaybolması ve sesin içeriye iletiminin istenildiği gibi sağlanamamasıdır. Kulak zarındaki bu yırtık; dışarıdan alınan bir darbeye veya kulağa sokulan kalem, kulak temizleme pamuğu gibi cisimlere bağlı olabileceği gibi, eskiden beri tekrarlayan kulak iltihabı nedenleriyle de olabilir.
İşitme azlığı ve akıntıyla kendini belli ediyor
Kulak zarında delik olan hastalar bize; işitme azlığı ve tekrarlayan kulak akıntısı yakınmalarıyla gelir. Kulak zarını, dış ortam ile iç kulak ve beyin arasındaki bir pencere gibi düşünmek gerekir. Nasıl ki evimizdeki pencere açık olduğu zaman dışarıdan tozlar, mikroplar içeri girer; kulak zarı da delik olduğu zaman dışarıdaki mikroplar beyine ve iç kulağa yayılıp; menenjit, beyin iltihabı gibi ciddi, ölümcül sorunlara neden olabilir. Bu hastalarımız; sıklıkla denize, havuza giremez ve banyo yaparken bile kulaklarına su kaçmaması konusunda dikkatli olmak zorundadırlar. Kulak zarı delik olan bir bireyde kulağa su kaçmasıyla beraber kulakta şiddetli, kötü kokulu, sarı renkte iltihabi akıntı başlar ki bu da hayat kalitesini oldukça düşüren bir durumdur.
Tedavi edilmez ise beyin iltihaplarına ve menenjite neden olabilir
Temel tedavi yaklaşımımız; kulak zarı yırtıkları olan bir bireylerde yaşı kaç olursa olsun, ameliyat olmasına engel başka bir sağlık sorunu olmadığı müddetçe ameliyat ile kulak zarındaki yırtıkların kapatılmasıdır. Eskiden nasıl ki yırtık pantolonlara kumaşlarla yama yapılıyorsa, bu cerrahide de biz hastanın kendi kulağından aldığımız kıkırdak veya ince yumuşak dokularla kulak zarındaki bu yırtığa yama yapar ve onarırız. ”Timpanoplasti” adını verdiğimiz bu ameliyatla hastalara iyi işiten, özgürce havuza, denize girmesini sağlayan, akmayan, ciddi beyin enfeksiyonlarına izin vermeyen bir kulak yapısı oluştururuz. Bahsi geçen cerrahi uygulamayla ilgili kabaca bilgi vermek gerekirse, işlem yaklaşık 1 saat süren, genel anestezi altında yapılan basit bir cerrahi uygulama olup, hastalar ortalama 1 hafta içinde tamamen normal iş ve sosyal yaşantılarına geri dönerler. Özetlemek gerekirse; işitme kaybı ve kulak akıntısı kader değildir. Basit bir cerrahi müdahaleyle hem iyi işiten, hem de akmayan bir kulağa sahip olmak mümkündür. Hastalarımız kulak zarım delik ama bana bir zararı yok diye düşünmemeli, bu durumun ciddi ve ölümcül beyin iltihaplarına, menenjite neden olabileceğini bilerek en kısa zamanda bir kulak, burun ve boğaz hekimine başvurmalıdır.
Daha Fazla BİLGİ PLATFORMU İçeriğine Erişmek için TIKLAYIN.